Gece; bütün kötülüklerin anası olarak bilinir.Tarihte çeşitli suikastlere,hırsızlıklara,işkencelere,korkulara sahne olmuştur gece.İnsanın görüş alanını daralmasıyla bilinmezlikle gelen korku kat sayısının artmasıyla birlikte insanın gece ile igili yaptığı her yorum tarihte çoğu zaman olumsuz bir etki yaratmıştır.Kötü imajını da silmek gerekirse dinlerin,efsanelerin ve daha birçok mucizenin sahnesidir gece.Bir cadı için kusursuz bir büyü zamanıdır.
Dünya üzerinde neresinde olursanız olun, gece yarısında ay tepedeyken enerjiyi zaten hissedersiniz.Bu enerji akışının en yoğun olduğu saattir.Bu saatte büyü,dua,şifa çalışmaları vb. gibi uğraşlarınızın daha verimli olduğunu göreceksiniz.Bu saat cadılık saati(witching hour) olarak bilinir.
Gece, majisyenlerin çalışma saatidir.Ortaçağdan günümüze bu sanat geceleri yürütülmektedir.Bunun ile ilgili birçok tabir vardır.Birincisi bu tür olayların toplumda hoş karşılanmaması nedeniyle gece en uygun vakit olarak seçilmesi,ikincisi,majisel olarak gece yarısı enerji akışı için en uygun saat olması,üçüncüsü, cadılıkta güneşten çok ay ve ayın hallerinin,enerjisinin cadılık sanatında kullanılması ve bunun gibi örneklerdir.Ayrıca geceleri bazı boyutlar arası mesafenin kısaldığına inanılır(cadılar bayramı gecesi-inanca göre ölüler boyutu ile aramızdaki mesafe en aza iner).Geceyi değerdirmek sadece majisel anlamda değil hem stratejik hemde taktiksel anlamda da tarihte yer etmiştir.En güzel örneklerden biri Truva'dır.Peki güneş bu toprakları aydınlatmayı bıraktığında sen ne yapacaksın?
Okuduğunuz için teşekkürler
-Aldwynenar
Nekromansi diyince akla RPG oyunlarından Necromancer isimli sınıflar gelir aklımıza.Bazı korku filmlerinin de abarttığı kadar kafamızda yer eden bu kelime,neredeyse en zor büyü sanatlarından biridir.
Nekromansi materyallerini,amacını ve dalını ölümden alır.Bedenin son evresi olarak adlandırılan ölümü geçirmiş bir beden, bir nekromasi öğrencisi için sadece iyi bir kitap değil ayrıca bulunmaz bir materyaldir.Var olan sembolik yapıda ölü ile ilgili majik nesneler; hastalığın,bedensel zararın,lanetlerin,demonik çağrıların,ruhsal çağrıların ve hayata tekrar döndürmenin(diriltmenin) nesneleri olduğundan nekromansi ile ilgilenenler negatif enerjiyi daha çok kullanırlar.Kişisel zararlarını gözetmeksizin,hastalıklar hatta lanetlere bile maruz kalabilirler.
Toplumda hiç hoş karşılanmayan,kendi içindeki zorlukları bile insanı başlamadan önce bir kez daha düşündüren bu dalın öğrencileri BİLGİYİ ARAYANLAR için takdire değer kişilerdir.Filmler ve kitapların abartılı,saçma anlatımlarının her ne kadar bu dalın itibarını düşürse de bu dal insanın son evresini kullanma,değiştirme işlemlerini gören majinin saygın dalıdır.
Bir nekromansi için en güzel büyüsel araçlar bir ölünün bedeni,athame ve siyah mumlardır.En güzel rituel alanı ise yeraltı türbeleridir.Bu bazı yazarların kişisel tespitidir.Kişi bunu uygun gördüğü yerlerde yapabilir,başka materyaller kullanabilir.
BASİT NEKROMANSİ BÜYÜLERİ
Önceki yazılarımda ölü tırnağı,tabut çivileri ile ilgili birkaç büyü örneği vermiştim.Zaten bu materyalleri bulmak evlat acısı gibi olduğundan sadece işin özümsel kısmından bahsedeceğim.Nekromansi çalışması yaparken siyah,baskısız kıyafetler giymeye özen gösterin.Bunun nedeni siyahın negatif enerjiyi kısmen de olsa kovmasıdır.Ayrıca yapacağınız çalışmada renksel anlamda yardımcı da olacaktır.Çok tartışılan bir konu da(doğruluğu tamamen görecelidir) ters pentagram kullanmaktır.Ters pentagram çoğu zaman satanik rituellerde rol oynamasına karşın bir nekromanser için negatif kutubun ölümü ve negatif enerjiyi temsil ettiği kanısındayım.Tabiki tekliflere açığım ama varsayımlar bundan ibarettir.Nekromanserlar satanist değildir.Çünkü bu bir dine özgü birşey değil bir maji ilminin dalıdır.Konuyu dağıtmadan devam etmek gerekirse; birine zarar vermeden çalışma yapmak için daha zor olanları tercih etmek gerekecektir.Ruh çağırma,gelen ruhu bedene bağlama gibi zor derecelerden başlamak gerekir.Okuyan birisi için basit gelebilir ama bir majisyen için pek de 'basit nekromansi büyüleri' değil.
NEKROMANSİ İKSİRLERİ
Ölümle uğraşan insanlar için en kolay yapılacak iksirler zehirler,panzehirlerdir.Tabiki bir zehir tarifi vermeyeceğim sadece bu duruma bir açıklık getireceğim.Nekromansi ile uğraşan kişiler için ölülerin bulunduğu mezarlar,bataklıklar ve fazla ışık almayan yerlerde bulundukları için o civardaki bitki örtüsü ve hayvanların yapısı insan sağlığı için bir tehdit olduğundan zehir yapmak en basit iksirdir.
İNSAN NEDEN BU DAL İLE UĞRAŞIR?
Çoğumuzun ilgi alanları tesadüf değildir.Sırf parapsikoloji için konuşmuyorum.Sizi içerden dürten ve araştırmaya iten o sesi hangimiz inkar edebilir?Evet bu yüzden buradayız ama acaba hangimizin sesi nekromansiye doğru itiyor?daha önce de söylenildiği en zor dal olmaya adaydır nekromansi.Siyah rengi sevenler,gümüş takıları benimseyenler,gecenin havasını içine çekmek için tepinen majisyenler için vazgeçilmez bir o kadar da olmaz olsun dedirten bu dalı seçecek kişiler psikolojik ve bedensel sağlığına bile bile kast etmeyi göze alıp bu kara ilmin yolundan gitmeyi göze alan kişiler ancak bu dalda başarı gösterebilirler.İç huzurun çürüdüğü ve pozitif enerjinin hükmünün olmadığı bu dal kişinin sadece zihinsel ve bedensel değil ruhunu da etkiler.Tabii bu dal size yeşil ışık gibi gözüktüyse siz bu dalı seçerek yaşam ile ölümün,ölüler dünyasının, en kara sanatlarının anahtarını elinizde tutuyorsunuz.Eğer bu dal size göre olmayıp sözde bu dal üzerinden hava atacaksanız gidin kumdan kale yapın derim.
Okuduğunuz için teşekkürler.
-Aldwynenar
Kelime anlamı iblis bilimi olan bu sözcük iblisler boyutu,iblis türleri,özellikleri,çağırımı ve yönetimi hakkında bilgi veren bir daldır.Hayvanlar,bitkiler gibi canlıların majik yönleri olmasına karşın iblislerin de bazı majik yönleri mevcuttur.Aleister Crowley'in necronomiconunda geçen birkaç isim ile örneklemek isterim.
Aranunna
Aranunna'nın sigili.
Bilgeliğin vericisi,Geçitlerin doğasını bilen,sihirli mukaveleyi bilen.
Agilma
Agilma'nın sigili
Yağmur getiren.Bazen yumuşak yağmurların bazen ise ekinleri,orduları,şehirleri yok edecek olan fırtına ve şimşeklerin üstadı.
Bu verilen iki örnekte her birinin farklı bir görevi olduğunu,hepsinin aynı kategoriye girmediğini görmüş olduk.Eski yazıtlarda bazı majisyenlerin demonlar ile iletişime geçtiğini,onları tanıdığını,sigillerini çağrılarda kullandıkları mevcuttur.En çok adını duyduğumuz Kral Süleyman'ın yazdığı var sayılan Necronomicon, (söylentilere göre) gerek iblislerin çağırıldığı gerek ise ölülerin diriltildiği yazılan bir kitapmış.Okuyanların ki bilgiden beyninin kaldırmadığı bu kitabı(var olduğu bile tartışılma aşamasında) demonlardan yardım alınarak yazıldığına inanılan bir söylenti mevcuttur.Bir başka söylenti ise kral Süleyman'ın demonları kontrol etmesiyle bu bilgileri oraya aktardığı var sayılır.Çünkü bu bilgileri bir insan aklının yazmasına hiçbir şekilde imkan olunmayan (düşünün ki insanın hükmedebildiği hiçbirşey olmamasına karşın öyle bir bilgi.)bu kitabın yazımı hala bir sır olarak kalmaya devam ediyor.
Demonlar çeşitlidir ve bunların kategorileri vardır.Çoğu zaman duyduğumuz İnkubus(eril) Sukkubus(dişil) demonlardan örnek verelim.Bunlar kategoriye göre ikici seviye demonlar olmakla birlikte insanların rüyasına girerek cinsel enerjisi ile beslenirler.Kişi kabus görebilir,rüyasında karşı cinsinin en muhteşem hali ile birlikte olduğunu görebilir.Tabii bu şekilde de yavaş yavaş kölesi haline gelir.Bu sadece bir örnektir.
Demonların zararlı olduğu rivayet edilir ama tarafsız bakmak gerekir ve korkuyu bir yere bırakırsak haklarında ve bize öğretecekleri çok şeyleri olan kadim varlıklardır.Çünkü bizler insanız ve nötr bir yapıya sahibiz.Bu yapımız gereği herşeyin en iyisi olarak asla kalamayacağız ama anahtarın bizde olduğunu da söylemeden edemeyeceğim.
Demon dilini araştırdığımızda karşımıza enochian çıkar.Melek dili olarak tabir edilir ama demonları çağırmak ve etki altına almak için kullanıldığı da söylenmiştir.John Dee ye melekler tarafından söylendiği var sayılan bu dilin kayıp çağrı anahtarıyla beraber hala günümüzde denendiği ve uygulandığı söylenmektedir.
Eğer ingilizcenize güveniyorsanız ve bu işlere merak duyuyorsanız Demon ve Demonoloji ansiklopedimiz ektedir.İlginizi çekeceğini umarım.Tabii bu yazıyı okuyup akşam beni bunlar bunlar rahatsız etti,demon çağırdım muhabbet ettik gibi şeyler yazacaksanız [The Smurfs] adlı çizgi filmi baştan sona kadar izleyin.
http://www.fileserve.com/file/HGbMxph
Okuduğunuz için teşekkürler.
-Aldwynenar
Şeytani büyüler; spirituel satanistlerin uygulamalarının yanı sıra güç, refah, bilgi ve otorite sahibi olmak isteyen majisyenlerin başvurduğu bir yöntemdir.Bu büyü kategorisinde zarar vermek, demonlarla bağlantıya geçmek, adil olmayan yoldan refaha ulaşmak, demonlara danışmak ve demonlara hükmetmek vardır.Bu kavramlar majisyenlere göre ne ak ne de kara maji statüsündedir.
Majikal anlamda demonlara başvurmak cesaretin yanı sıra muhteşem bir bilgi sahibi olmayı da gerektirir.Demonların enerjisinden faydalanarak yapılan büyüler; kişisel büyülerden kat kat daha etkilidir.
Burada herhangi bir büyü paylaşmayı düşünmüyorum ama içim el vermediğinden bunca zamandır yayınlanan İnkubus-Sukkubus makalelerindeki yalan yanlış çağırma bilgilerini de örtmek istiyorum.
Öncelikle Sukkubus bir demondur.Demonların ikinci katmanındadır.Eril cinsellik enerjisi ile beslenir.Kişi eğer Sukkubus'u başarı ile çağırır ve memnun ederse;
-Cinsellik içeren rüyalar görür
-Sukkubus tarafından korunur
-Cinsellik büyülerinde Sukkubus'tan faydalanır
-Yanlızlık hissi tamamen yok olur.
Kişi başarı ile çağırır ancak memnun edemez ise;
-Cinsellik içeren kabuslar görür
-Vücudunda hafif yanıklar ortaya çıkar
-Aşk hayatı Sukkubus tarafından yönetilir
-Karşı cinsi tarafından itici gelir.
Bu iş psi-whell yapmaya benzemez o nedenle bu işlem yapılacak ise tecrübeli olmanız gerekmektedir.Korunmak adına eşya almayı denemeyin çünkü bu varlığa karşı güvensizliğinizi gösterir.Bu varlığı çağırırken aklınızda sadece arzuladığınız kişi olmalı.Çünkü bu düşünceniz varlığı size çekecektir ve amacınızı ona gösterecektir.
Öncelikle mühür ile başlayalım.
'Besticitum consolato veni ad me'vertat.Creon, Creon, Creon, cantor laudem omni-potentis, et non commentor.Stat superior carta bient laudem, omviestra principem da montem et inimicos meos ô prostantis vobis et mihi dantes que passium fieri sincisibus.'
Bu sözleri 7 kez söyleyin.Her sözünüzde sanki bedeninizden mavi bir ışık mühür ile bütünleşiyormuş gibi hissedin ve imajine edin.
7 gün içide etkilerini göreceksiniz.
Kaynak: Demonic Sexual Magic Book
-Aldwynenar
Bu büyüyü yapabilmek için öncelikle bazı şeylerden emin olmanız gerekmektedir.Çünkü daha hayatı tanımamış insanlar en küçük bir aksaklıkta büyü teşhisi koyabiliyorlar.Büyünün belirtileri forumumuzda mevcuttu yalnız şu da var ki büyü çeşitlidir.Tek ve kişiye özgü bir yapısı yoktur.Bir ev, iş yeri, eşya bile lanetlenebilir, kara büyü yapılabilir.Belirtilerden özet geçelim.
Kişisel;
Devamlı işlerin aksaması
Sağlık sorunları
İnsan ilişkilerinde aşırı bozukluklar
Önüne geçilemeyen kabuslar
Hiçbir şekilde başarı elde edememe
Türlü kazalar ve belalar
Mekansal;
Mekan içinde huzur olmaması
Ev ise içindeki kişilerin yukarıdaki belirtileri, iş ise ciddi ticari kayıplar
Aşırı iç bunaltıcı ve neşenin kaçması
Maddesel olarak;
Nesnenin bulundurulmasıyla ve ya temasıyla yukarıda bahsedilen kişisel belirtilerin görülmesi.
Musallat olan varlıklar(Bu büyüyü kapsamamaktadır, defetme büyüsüne başvurulmalıdır);
Burada yazılacak olan teşhisler varlığına göre değişmektedir.Çoğu defetme büyü ve ritueliyle defedilebilir fakat varlığın gücüne göre bu zorlaşır veya kişi varlık tarafından lanetlenir(def edilemez).
Yukarıda yazan kişisel belirtilerin yanı sıra
Vücutta yanık izleri
Sürekli ve rahatsız edici sesler duyma
Sebebsiz ve sıkça kanamalar
Rüya esnasında varlık tarafından saldırı veya temasın uyanık haldeyken süregelen etkilerini görme
Ruhsal çürüme
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Yukarıda yazan belirtileri sıkça duyuyorsanız o zaman kara büyüye maruz kalmışsınızdır.Öncelikle endişelenmemeniz ve bir karşı büyü hazırlamanız gerekmektedir.Özellikle vurgulamak istiyorum ki eğer bir büyüye maruz kalmışsanız başkalarına gitmeyin çünkü sadece para tuzağından ibarettir.Bunu kendiniz yapmanız en iyisi ve en mantıklı olanıdır.
Bu büyüyü yapabilmeniz için yapan kişiyi bilmeniz gerekmektedir.Eğer kişiyi tanımıyorsanız korunma büyülerine başvurun ama kişiyi tanıyorsanız kesinlikle önerilen bir büyüdür.
Malzemeler:
Kişinin fotoğrafı(resim yeteneğiniz güzel ise resmi de olabilir)
2 adet kedigözü taşı(çok küçük olmamak suretle ebatları farketmez)
Karanfil(yapacağımız şeyi anlattığımda miktarı kendiniz belirleyebilirsiniz)
5 adet siyah mum
Siyah kumaş
Siyah kordon
Ön hazırlık:
Karanfillerin saplarından insan bedenine benzer bir şekilde bağlayarak bir bebek oluşturuyoruz.Siyah kumaşı üzerine yetecek şekilde bebeği giydiyoruz ve fotoğrafını da yüz kısmına gelecek şekilde bebeğimizi tamamlıyoruz.
Şu an elimizde kişinin küçük bir kopyası mevcut.Tabii nesnel olarak.O nedenle enerji yüklenmesi kalıyor geriye.Ayın son evresi bunun için en güzel zamandır.Yapmanız gereken ise gece yarısında o bebeği elinize alıp sanki o bebek kişinin kendisiymiş gibi bütün nefretinizi, acınızı, kininizi kusmak kalıyor.Bunu şekilde yapın:
Bebeği iki eliniz arasında tutun.Gözlerinizi kapatın ve sadece o kişiyi düşünün.Kişiyi acı çekerken, perişan halde, ızdıraplar içinde düşünün ve derin nefes alıp verin.Bırakın öfkeniz ağzınızdan sözlere dönüşsün ve aynı şekilde sanki bebek o kişiymiş gibi içinizdekileri kusun.
Yapılışı:
Eğer ön hazırlığı kısa bir sürede tamamladıysanız, bebeği havada tutacak şekilde bir nesne bulmanız gerekmektedir.Altına siyah mumlardan birini çevresnine ise kare şekli olacak şekilde diğer mumları yerleştirin.Bebeği nesneye koymadan önce içinizdeki nefreti kafiyeli bir şekilde söyleyerek siyah kordonu boynuna 9 kez sarın ve bebeğinizi yüzeye ya da nesneye yerleştirin.Mumları yakın ve bebeğin de yanması ile o kişiyi yanarken hayal edin.Bu esnada 9 kez şu sözleri söyleyin:
'Bana büyü yapan kişi sensin, ateş büyüne son versin'
Bebek kül olana kadar hayal etmeye devam edin.Kül olduktan sonra kedigözü taşlarınızı küllere sürtün ve yanınızda taşıyın.Külleri rüzgara veya akan bir su kaynağına bırakın.O kişinin büyüsü bitmiş olacaktır ve taşlar yanınızda olduğu sürece size büyü ile zarar veremeyecektir.(Lanet ve yüksek büyüler dahil değildir.)
Kaynaklar daha önceki paylaştığım büyülerdekilerle aynıdır.
-Aldwynenar
Yaratıcı Tanrı ve ya Tanrıçalar; Yunan(Gaia), Mısır(Ra[Amon ile özdeşleştirilir, Amon-Ra olarak tasvir edilir]), İskandinav(Ymir) ve Türk tanrısı olarak Tengri vardır.
Yeraltı Tanrı ve Tanrıçaları; Yunan(Hades), Kelt(Cernunnos), İskandinav(Hel) vs.
Yaratıcı Tanrı haricinde diğer tanrılar ölümlüdür.İskandinav mitolojisinde var olan bu olay Eski Mısır uygarlığında Osiris'in öldürülmesiyle açıklanabilir ve Yunan mitolojisinde tapınılmayan tanrıların güç kaybettiklerini yazar.Çünkü yaratılma amaçları insanlara yardım içindir.Örneklersek; Mısırda Ptah adı verilen tanrı insanlara heykeli ve metali işlemeyi öğretmiştir.Yine Eski Mısır uygarlığında Thoth insanlara Nil nehrinin gel-git oranını hesaplamayı öğreterek geometrinin bulunmasını sağlamıştır, Anubis mumyalamayı öğretmiştir.
Türklerin şamanistik dönemlerinde Tengri adını verdikleri tanrı ve yaratılış hikayesi, Eski Mısır'ın tanrısı Ra ile neredeyse aynıdır.Yaratılışta iki tanrınında tasviri balıkçıl bir kuştur ve evren yaratılmadan önce sadece bir okyanustur.
İnsan pagan dinlerde yeryüzünde tanrı ve tanrıçaların suretidir.Bütün tanrı ve tanrıçaların özellikleri bizde mevcuttur tabii buna kötü niyetli tanrı ve tanrıçalarınki de dahil.
Genel olan bir soru vardır:Neden kötü tanrı/ça var?
Aslında kötü tamamen insana göredir.Herkes az çok Eski Mısır mitolojisini bilir ve Seth diyince akla kötü tanrı gelir.Aslında Seth; kaos ve savaş tanrısıdır.Savaşçılara yardım eden ve düşmanlara kargaşa getirdiği söylenen bir tanrıdır.Aynı zamanda Osiris'i parça parça etmiştir çünkü tanrıların insanların tapınmasıyla beslendiğini söylemiştik ve Osiris'i yok etmek istemeseydi Seth yok olacaktı.
Görüldüğü üzere aslında tamamen insanın yorumuna göre kötüdür.Daha çok iyi ve ya kötü yoktur çünkü hepsi günlük hayatımızda gerekli olan enerjileri barındırırlar.En çok karıştırılan tanrılar ise yeraltı tanrılarıdır.Çünkü 'şeytan' zannedilirler.Aslında yeraltı eski uygarlıklarda 'ölülerin gittiği yer' manasına gelmektedir ve şeytan ile uzaktan yakından alakası bulunmamaktadır.
Kaynak:Efsane ve Mitler Ansiklopedisi,Dictionary of Gods and Goddess
-Aldwynenar
1999'da Çin ve Vietnam'ın astrolojik olarak Kedi yılında Bast-Vika keşfedilmiştir.Bu din kalbinde kedilere has yer olan ve kedi sevgisi olan bütün paganlara kapılarını açıyor.Bu gelenek Eski Mısır'ın kedi başlı tanrıçası 'Bast'tan ismini alarak erkek-kadın ayrımı olmaksızın rahip ve rahibeleriyle günümüzde bile yerini devam ettiriyor.
Bast-Vika cadılık geleneğini taşıyıp sadece kediye özgü enerjiler değil ayrıca elementlerin kombinesi,yüksek ve düşük büyüler ve Eski Mısır tanrıçası Bast ile ilgili bütün ayinleri içerir.
Bast-Vika kediye tapan bir kült değildir.Kediler anne Bast'ın tasvirini taşıyan kutsal hayvanlardır ama onlara tapılmaz ve ya inanılmaz.Kedi,hayvan ve ya insan kurban etmeler bu gelenek ile asla bağlı değildir.Diğer vika geleneklerinden farklı olarak bu gelenekte tanrı ve tanrıça döngüsü yoktur.Bu Gardnerian ve Alexandrian geleneklerinden neredeyse tamamen bağımsızdır.Bu inança üçler kuralı yoktur.Yalnız kişiye cadılıkta, enerji gönderene, yaptığı işlemler neticesinde iyi ve ya kötü olarak gönderene döneceğini barındırır.Yine bu inançta fizik kanunlarına değer verilmesinin yanı sıra herhangi bir melek-şeytan ilişkisi,acımasız tanrıların gazabı ya da mistik karma öğretileri ile bir bağ yoktur.Karma bir hindu kader kavramıdır ve eski pagan dinler ile hiçbir ilgisi olmamasına karşın Gerald Gardner'in 20yy da işlediği vika geleneğinde işlenmiştir.
Bast-Vika yolu hiçbir renk,cinsiyet olmaksızın kedilerin güçlü psişik ve büyü potansiyeli olduğunu öğretir.Kediler, rahip ve rahibelere kehanet ayinlerinde yardımcı olabilir,element ve ruhlar ile bağ sağlayabilir ve ayin içinde ya da dışında olsun kötü enerji ve ruhlardan korurlar(bkz:Kedilerin majikal önemi).Bütün Bast-Vika geleneğine inanan cadıların 'familiar' olarak kullandıkları ve bağ kurdukları bir kedileri mevcuttur.Büyülerinde, seremonilerde, kehanetler ve ilgili işlerinde besledikleri(bağ kurdukları) kedileri ile birlikte hareket edebilirler.Bu harekede 'Felidomancy' denir.
Bast-Vikanın üç ayrı sembolü mevcuttur.Bunlar; dokuz köşeli yıldız(dokuz yaşamı sembolize eden),Nil'in Anahtarı(Ankh olarak adlandırılır ve Eski Mısır'ın yaşam sembolüdür) ve Güneş'dir(Bast'ın güneş sistemindeki orjinal konumu temsili). Helenik Çağ'da Eski Yunan Ay Tanrıçası Artemis'e eş değer görülmüştür.
DOKUZ YAŞAM
Kedilerin sadece sahip olduğu özellik olan 'dokuz yaşam' şu şekilde açıklanıyor.Eğer kedi dokuz yaşamını tamamlar ise insan olarak dünyaya tekrar gelebilir ve ya ruhsal boyutta rehberlik yapabilir.Bazı Eski Mısır hiyerogliflerinde ruhlar aleminde kalan kedilerin rahip ve rahibelere yol gösterdiğine dair kalıntılar vardır.
Bast-Vika Ayin ve Âdetleri
Kedinin doğumu bast-vikalar için kutsal sayılır ve 'kedilenme' adını verdikleri bir şekilde kutlanır.Bunu isim verme ayini takip eder.
Bu muhteşem hayvan ruhlar alemine göçtüğünde, bedeni frank yağı ve myrrh yağı ile temizlenip, kutsanmış kumaş ve bezlere sarılarak gece yarısında Tabiat Ana'nın kollarına verilir.
Bast-Vika Sabbatları
Bast-Vikalar için her yıl üç muhteşem sabbat kutlanır.Bunlar 15 Nisan, 15 Mayıs, 16 Kasım'dır.Beş küçük sabbat ise 27 Ağustos,6 Ocak ve 5,6,14 Aralıktır.(Bu tarihler Eski Mısır'ın Bast festivalleridir)
Bast-Vika Büyüleri
Diğer saatlere karşın gün doğumunda Tanrıça Bast'ın enerjisinin doruk noktasıdır.Geceleri yapılan büyü ve ayinlerin aksine bu gelenekte gün doğumunda da Bast çağrı ve onurlandırmaları,dua okumalar ve kediler ile ilgili( ya da enerjileri) büyüler yapılabilir.
-aldwynenar
Kaynak:Gerina Dunwich-Exploring the Spellcraft
Sembollerin olduğu gibi büyüde renklerinde önemi vardır.Bunun sebebi temsil ettikleri mana ve tabiatta sergiledikleri sembolik değerleridir.Bu renkler çoğu zaman büyülerde mumların rengi çok önemli rol oynarlar.
Siyah: Çoğu insan siyah mum lafını duyunca aklına hep kara büyü ve bazı kötü ritueller de kullanıldığını sanır.Bunun yanı sıra negativiteyi def eder ve kötü tesiri kovar.Kara büyü kırmada,uğursuzluğu kovmada ve lanetlere karşı yapılan büyülerde de kullanılır.Samhain sabbatının geleneksel rengidir.
Mavi: Sakinlik ve barışın rengidir.Spiritual farkındalığın,uykuda korunma büyülerinin,Kova-Balık-Başak burçlarının astrolojik rengi ve boğaz çakrasının rengidir.(Asil Mavi)
Kahverengi: İyi tanınan kişileri ve ev hayvanlarına yönelik koruma büyülerinde,kayıp objeleri saptamakta(kehanet büyüleri),ev ile ilgili sorunları saptamakta ve oğlak burcuna ait kişilerin hayırlı ve güçlü enerji akımı yayması için(kişisel) yapılan büyülerde kullanılır.
Altın:Güneş tanrılarının kutsal rengi;sezgi ve koruma büyülerinde,Aslan burcuna özgü büyülerde ve kalp çakrasının açılmasına yardımcı renktir.
Gri:Negatif enerjileri nötrelize etmekte,başak burcuna ilişkin büyülerde ve bazı büyücülerin yaptığı 'gri büyü' büyülerde kullanılır.
Yeşil: Verimlilik,iyileştirme,şans,para,refah,oğlak burcuna ait büyülerde ve solar plexus çakrasını açmakta kullanılır.Ayrıca verimlilik tanrılarının kutsal rengidir.
Turuncu: Cesaret,yasal önemlerde,konsantrasyon ve teşfik büyülerinde kullanılır.Boğa burcunun ve Samhain sabbatının da rengidir.
Pembe: Aşk(platonik yada karşılıklı),feminite,bebek kızlara yönelik,arkadaşlık ve kötülüğü uzaklaştırma ile ilgili büyülerde kullanılır.Boğa burcununda renklerinden birisidir ve boğa burcuna ait büyülerde kullanılır.(leylak pembesi)
Mor:Her çeşit psişik olay,kehanet,başarı,bağımsızlık,Yay-Terazi burcunun büyülerinde kullanılır.Taç çakrasını açmaya yardımcı olur.
Kırmızı: Aşk,cazibe,güçlü duygular,fiziksel sağlık,güç,inanç gücü,Koç-Akrep burcu ile ilgili büyülerde kullanılır,Sakral çakranın açımında yardımcı rol oynar ve tüm Aşk tanrılarının kutsal rengidir.
Gümüş: Ay-Büyülerinde kullanılır.Yengeç burcunun rengidir ve tüm ay tanrılarının kutsal rengidir.
Sarı: Güven,ikna,toplumsal hayat(okul,iş)ve zihinsel güç ile ilgili büyülerde kullanılır.İkizler burcunun rengidir ve büyülerine güç verir.Üçüncü göz(alın çakrası)açımında kullanılır.
Beyaz: Tüm tanrıçaların kutsal rengidir.Şeytan çıkarma,meditasyon,temizleme işlemlerinde ve ruhani,doğruluk,olumluluk ve de yeni başlangıçlar ile ilgili büyülerde kullanılır.
Alıntı değildir.
Kaynaklar:
Exploring the Spellcraft-Gerina Dunwich
Mastering Witchcraft -Paul Huson
-Aldwynenar
Büyü yapmak istediğimizde gezegensel saatlerin hesaplanışını ve büyünün hangi saatte yapıldığını daha önceki yazılarda anlatmıştım.Şimdi ise gezegenlerin sembolik değerlerini paylaşıcağım.
Güneş:
Başarı,otorite,şöhret,iyi şans,iyileştirme,sağlık,onur,umut,para,refah,korum a ile ilgili büyüler yapılır
Ay:
Yönetim,doğum,çocuk,kehanet,kadınsal güçler,verimlilik,iyileştirme,ev ile ilgili olan şeyler,barış,psişik güçler,uyku,telepati,görüşler,sezgiler ve anaçlık büyüleri yapılır.
Mars:
Kimya,cesaret,yıkım,şeytan çıkarma,sağlık,kara büyü kırma,hırs,eril güçler,evlilik,iyileştirme,askeri güçlerin başarısı,düşmanlar üzerinde güç sağlama,koruma,kişisel korunma,güç,savaş,silah kutsama ve yiğitlik büyüleri yapılır.
Merkür:
İletişim,kehanet,iyileştirme(ruh ve beden),eğitim,seyahat,bilgelik,gizli işler,zihinsel çeviklik,zihinsel sağlık büyüleri yapılır.
Jupiter:
Maddiyat(para,iş hayatı vb.),istekler,onur,yargı,refah,ilahiyat ile ilgili büyüler yapılır.
Venüs:
Sanat,güzellik,kültür,feminel güçler,arkadaşlık,aşk ve gençlik büyüleri yapılır.
Saturn:
Tarım,hayvanlar ve kuşlar,ölüm,bitirme,şeytan çıkarma,bitkiler,refah,koruma,görüşler,kader ve inançlar ile ilgili büyüler yapılır.
Okuduğunuz için teşekkürler.
Kaynaklar:
Witch's Circle - Maria Kay Simms
The Wiccan Mysteries - Raven Grimassi
Mastering Witchcraft - Paul Huson
The Encyclopedia of Witches and Witchcraft - Rosemary Ellen Guiley
-Aldwynenar
Tarihte ilk olarak eski Roma’da karşımıza çıkancadıları Ortaçağ boyunca ve yakın tarihe kadar Avrupa’nın her ülkesinde ve yakın bir döneme kadar da Güney Afrika’da bulmak mümkün. 430′lu yıllarda büyü, iyi veya kötü bir özellik taşıyıp taşımamasına bakılmaksızın şeytanla yapılmış bir anlaşmanın sonucu olarak kabul edildi; oysa eski Roma’da sadece kötü büyüler bir yargı suçu sayılıyordu. Büyünün suç sayılmaya başlaması ile cadı avcılığının temelleri de atılmış oluyordu. Teolog B.von Worms (965-1025) cadıların şeytanla işbirliğine girdiğini ve Hıristiyanlığa karşı savaşan kafirlerolduğunu açıkladı. Bu, özel olarak kadınları ifade etmemesine rağmenkadınların maruz kaldıkları bir suçlamaydı. Yasal olarak ilk cadıyargılanması 1204 yıllında gerçekleşti.
1080 yılında Papa Gregor VII yaşanan büyük bir doğa felaketinin ardından yaptığı açıklamada bu olayın tanrının bir cezası olduğunu,ölmüş olan suçsuz kurbanların intikamı sonucu geliştiğini ve sadece buöfkenin giderek artacağını ifade etmesinden sonra 1115 yıllında otuzkadın aynı günde yakılmıştır. 1585 yılında Trier’de o kadar çok kadın cadılık suçlaması ile yakılmıştı ki, iki köyde sadece iki kadınkalabildi. 1630 yılında ise Würzburg Bischof’u 1200 kadın ve erkeğin yakılmasına neden oldu. Toplu halde cadıların yakılması veya linç edilmesi olaylarının benzerlerini tarih de sıkça görmek mümkündür. Bu sayı bazen bir kaç ay içinde 250′den fazla kurbanı kapsamaktaydı. Bazı tek olaylarda sayı 500′ü bile buluyordu.
Bu dönemde cadı olarak yakılan, tarihe geçen ünlü kadınlardan Jeand’Arckendi geleceğini saplamak isteyen diğer kadınların kaderini paylaşacakve cadılık suçlaması ile 1430 yılında 30 yaşında iken yakılacaktı,tıpkı Agner Bernauer gibi.
Kadın figürü Hırıstiyanlık’ta şeytanın pek çok özelliğini içinde taşır,aynı özellikleri Islam ve Hinduzim’de de görmek mümkündür. Ayrıca cinsler arasındaki ayrım nedeni ile de kadınlar belirgin olarak cadılıksuçlaması ile karşılalıyorlar. Cadı olarak yargılanan kadınların büyükbir kısmı yaşlı, dul kadınlardır. Yaşlı kadınlar erkek kontrolü altındayaşama dönemlerini geçirmiş, rahat hareket eden kadınlardı. Dulkadınları ise denetleyecek erkekler yoktu. Bu kadınlar ebelik, çocuk vehastabakımı ile ilgileniyorlardı. Bu nedenle diğer kadınlar üzerindebelli etki kazanıyorlardı. Bütün bu özellikleri onları yeterincetehlikeli bir duruma getirmeye yetiyordu. 15. yy’da Papa cadıların geceuçtuğunu söylediği için, gece sokakta yalnız yürüyen yaşlı kadınlarşeytanın toplantısına gitmekle suçlanabiliniyordu. Kadınların süpürgeile uçtukları idda edilen bu yıllarda Leonardo de Vinci ilk uçakmodelini çiziyor ama uçma denemesi başarısızlıkla sonuçlanıyordu.
14. yüzyılın sonlarına doğru Avrupa’da cadı sözcüğünün anlamı epeycedeğişti. O sırada Avrupa, nüfusunun dörtte birinin ölümüne neden olankorkunç kara ölümün (Veba) sarsıntısı içindeydi; kutsal kitapta(Tevrat-Incil) sözü edilen kıyamet gününün yaklaştığı kanısındaydı.Yoksullar kilise ve soyluların baskısından kurtularak, Hırıstiyanlıklaile daha eski gelenekleri kaynaştıracak yeni topluluklar oluşturmayaçalışıyorlardı. Devletlerin ve kiliselerin bu olaylara karşı tepkisiacımasız oldu. Kendilerine karşı gelen ya da farklı düşüneneleri -kafir- yakalıyarak işkence ile öldürdüler. Cadılar tüm kafirlerlebirlikte kilisenin baş düşmanları ilan edildiler. Bunları ortadankaldırmak için, Engizisyon adı verilen kiliseye bağlı mahkemelerkuruldu. Dönemin din adamları cadıların işledikleri ileri sürülensuçları içeren korkunç bir liste hazırladılar. Bu listede cadıların,şeytanla iş birliği yaparak ruhlarını satmakla doğaüstü güçlerkazandıkları; şeytanın törenlerine katılmak için geceleri süpürgelerinebinip uçtukları, hayvanlarla ilişki gerçekleştirdiği; Cumartesi günleriyemekli toplantılar düzenledikleri, çocukları şeytanın buyruğu ile çiğçiğ yedikleri gibi akıl almaz suçlamalar yer alıyordu. Kiliselerde cadıve kafirlere karşı toplatıların yapıldığı bu dönemde Yahudilere karşıda aynı amaçla toplantılar yapılıyordu. Cadıların Cumartesileri-Yahudilerin kutsal gününde- yaptıkları idda edilen toplantıları,onların su kuyularını Yahudilerle birlikte cüzzam virusu ilezehirledikleri iddaları, Yahudi ve cadı adının birlikte anılmasını,Yahudi düşmanlığının kökenini de göstermektedir.
RomaKatolik Kilisesi cadılık ve onların cezalandırılması fikrinisömürgecilikle birlikte dünyanın geniş bir bölgesine kendisi ilebirlikte götürdü. 17. yy’da Ingiltere’de Oliver Crowell, MatthewHopkıns adında bir generali cadıları yakmakla görevlendirdi. Cadıavcılığı 18. yüzyılın ortalarına kadar Iskoçya’da sürdü. ABD’de 1692′deMassachussetts eyaletindeki Salem’de birçok kişi cadılıkla suçlanarakyargılandı ve asıldı. 1996 yılında Güney Afrika’da 300 insan cadılıksuçlamasıyla yerel mahkemelerde yargılanıp öldürüldü; Nelson Mandelaburadan kaçan insanlar için Pietersburg’da mülteci kampı oluşturdu.Batı Afrika ülkelerinde meydana gelen tetanos salgını üzerine çocukölümlerinin yükselmesinden sonra hükümet radyodan yaptığı açıklamadaölümlerden cadıları sorumlu tuttu, ardından pek çok yaşlı kadın cadılıksuçlaması ile öldürüldü.
Fransız devrimcisi J. Michhelt (1789- 1874) cadıları halkın doktorlarıolarak niteliyor ve onların feodalizmin bir kurbanı olduğunubelirtiyordu. Etnolog Malinowski cadıların yakılması olayınıntoplumların kriz dönemlerinin bir sonucu olduğunu belirtiyor.
Alıntıdır.
Yıldız yağı güçlü yeni başlangıç büyülerinde ve daha birçok büyüde kendini gösteren bir yağdır.Piyasada satışı olsa bile nadir yağlardan biridir.İhtiyacı olan ve simya ile uğraşan arkadaşlarımız için bu yağın diğer yağlardan nasıl yapıldığını açıklayacağım.
Yıldız Yağının yapımı için:
1/4 ons Badem yağı
10 damla Limon yağı
7 damla Yasemin yağı
7 damla Biberiye yağı
17 damla Papatya yağı
5 damla Sandalağacı yağı
Bunların karışımı ile Yıldız Yağını elde edebilirsiniz.
Kaynak:
Schulke Ars Philtron - Daniel Alvin Schulke
-Aldwynenar
İnsan ve hayvan kanı eski zamanlarda bazı emeller için kurban edildiği çoğu insanın kafasında yer etmiştir.Eski Romalılar sunaklarını kurban ettikleri hayvanların kanını serperek kutsadıkları bilinir.Enteresan olan kutsama(blessing) olan sözcük eski İngilizce de 'bletsain' daha öncesinde ise 'bleodswean' yani ''dökülen kan ile kutsallaştırmak'' manasına gelir.
Bir kadının âdet kanı doğada gübre görevini görür ve iyileştirici güce sahip olduğuna inanılır.Ortaçağ dönemlerinde âdet kanı bazı demonların doğuşuna(basilisk gibi) neden olduğu zannedilirdi.Teselyan cadıları da bu olayı düşmanlarını zehirlemek için kullanırlardı.
Kan hayattır.Kan açığa çıktığında majisel teoriye göre kişinin yaşam enerjisi de atmosfere yayılırmış.Büyücü ve ya cadının çemberine düşen kanın enerjisini çember sahipleri tarafından muhafaza edilerek korunduğunu ve daha sonraki işler için o enerjinin kullanılmasından bahsedilir.
Kanın büyüdeki yeri olarak herhangi bir kural yoktur ve çoğu büyücüde büyülerinde kan kullanırken kendini pek rahat hissetmez.Şunu da denedim ki birkaç damla kendi kanım büyünün verimliliğini çok büyük derecede etkiliyor.Ayrıca bazı iksir,majikal mürekkep ve mumları takdis etmek için kullanılan yağlara da katmanın büyünün tarzına göre etkili olması kesin ve etkili sonuçtur.
UYARI:Burada bahsedilen kendi kanınızdır.Başka kişilerin kanı(buna hayvanlar da dahil) asla akıtılmamalıdır.Hiçbir canlı da bunun için öldürülmemelidir.
-Aldwynenar
Bu büyü birincisi kişisel şifa ikincisi ise global şifa olmak üzere iki kısımda incelenir.Şifa büyülerinde ustalaştıkça başkalarına da şifa verilme olasılığı artar.Öncelikle ilk kısmın nasıl yapıldığını inceleyelim.
Önce amacımızı saptayalım.
Fiziksel sağlık için kırmızı,yeşil
Ruhsal sağlık için yeşil
Bazı zihinsel sağlık için mavi(genellikle sık kabus gören çocuklar için kullanınız)
Kişisel Şifa için
Malzemeler:
Amacınıza uygun 1 adet mum
Safran(altarınıza daire biçiminde yayabilir ve ya bir kasede muhafaza edebilirsiniz)
Okaliptüs Yaprakları(Safranın üzerine koyulacak şekilde)
Kendi kutsama yağınız*(yapımını anlatacağım)
Sağlığın herhangi bir simgesi(japon sağlık sembolleri,sağlığı temsil eden sigiller,sağlık adına yapılmış her türlü sembol olur.)(Pagan arkadaşlarımız sağlık Tanrı ve Tanrıça'larının temsili obje ve sembollerini kullanabilir.)
-------------------------------------------------------------
Kendi kutsama yağınızın yapılışı:
5 damla sandalağacı yağı
2 damla kâfur yağı
1 damla portakal yağı
1 damla silhat yağı
Bu yağların karışımından elde edebilirsiniz.
--------------------------------------------------------------
Büyünün Yapılışı:
Güneşin ve ya ayın gezegensel saatinin hükmettiği bir gece yarısında(ayrıca elementlerin gücünü de kullanabilirsiniz.Ayın pozisyonu büyüyen veya dolunay olmalıdır.Elementlerin hükmettiği burçların gezegenlerinin saat dilimlerinde bu büyüyü uygulayabilirsiniz.)altarınızı hazırlayın.Öncelikle not olarak söylemek isterim ki
Not:Gece yarısı enerji akışının tüm dünya üzerindeki en hızlı olduğu vakittir.Bu vakitte genellikle büyüler yapılır.Bu büyüde tamamen pozitif olmanız gerekli.Gün içerisinde sinirlenecek,öfkelenecek,üzülecek herhangi birşey yapmayın.Ayrıca büyü sırasında aklınıza kötü şeyler getirmeyin.Bunun nedeni düşüncelerinizin de bir enerjisi olmasıdır.Ayrıca meditasyona da vakit ayırmanız gerekir.
Altarınıza malzemelerinizi koyun.Öncelik olarak mumunuzu kutsama yağınız ile takdis edip altarınızın sol tarafına,Safranı mumunuzun sağına (ister daire olarak serpin isterseniz bir kasede sunun)Okaliptüs yapraklarını safranın üzerinde olacak şekilde(eğer daire çizdiyseniz daire olarak,eğer bir kaseye koymuş iseniz aynı şekilde)koyun.Sağlık ile ilgili kullanacağınız sembolleri altarın ortasına koyun.(Pagan arkadaşlarımız eğer Tanrı ve Tanrıçalarının temsillerini kullanmak isterler ise Tanrı sembolünü sağ Tanrıça sembolünü ise sol tarafa koymaları gerekir.)
Hazırlıklarınızı bitirdiğinizde derin bir nefes alarak amacınıza konsantre olun.Konsantrasyonunuzu toparladığınızda mumunuzu yakın ve şifa için gereken ahenkli cümlelerinizi söyleyin.İyi bir şair olmanız gerekmez ama yinede pratik yapmanız tavsiye edilir.
''Ay'ın gücünü çağırıyorum
Şifa verebilmek için
Güneş'in kudretini çağrıyorum
İncilenleri iyileştirmek için
Kutlu olsun!''
Tamamen örnekseldir belki de berbattır tabiki tercih sizin.Önemli olan içinizden gelen,güzel,istekli ve olumlu cümleleriniz.Alternatif olarak bu sözcüklerde kullanılabilir.Sözler genellikle majide fark eder o nedenle teşhir amaçlı koymak istedim.
Söyleyeceğiniz sözcükleri tam 9 kez söyleyiniz.
Üzerinizden bir enerji gidecektir bunu zaman ile hissedeceksiniz.Bunu hissetmeye başladığınız dönemlerde günlerinizi iyi takip edin çünkü size gelen muhteşem bir enerji hissedeksiniz.Bu enerjiyi hissediyor iseniz bu büyüde ustalaşmaya başlıyorsunuzdur.
Sözleri dokuz kez söyledikten ve enerjinin gittiğini farkettikten sonra eşyalarınızı toplayabilirsiniz.Eğer mum ile işiniz bitti ise toprağa gömün.
Global çalışmak içinse sadece yapacağınız kişiyi aklınızda imajine edin ve ya bir resmini,eşyasını altarda bulundurun.Tabiki bunu hemen yapmayın nedeni ise bu işte biraz ustalaşmanız gerekli.Zaman ile enerjileri hissedeceksiniz ve enerji akışını fark edeceksiniz.Bu süre zarfında kendinizi iyice geliştirmeniz önerilir.
-Aldwynenar
